NETForum.net - Forumların En NET'i  

Geri Git   NETForum.net - Forumların En NET'i > Eğitim - Öğretim > Psikoloji

Psikoloji Psikoloji bilimiyle ilgili tüm haberler, ders niteliğinde makale ve paylaşımlar bu bölümde.


Aşk Hakkında 18 Psikolojik Bulgu

Psikoloji bilimiyle ilgili tüm haberler, ders niteliğinde makale ve paylaşımlar bu bölümde.


Kullanıcı Etiket Listesi

Yeni Konu Oluştur Yanıtla
 
LinkBack Seçenekler Görüntüleme stilleri
Alt 21 Eylül 2023, 08:16   #1
Çevrimdışı
Sesini Kıstığın Her DUYGU,
Kalbinde YARA Olur.!
 
anatoLya kullanıcısının Avatarı
 
Kayıt Tarihi: 12 Ağustos 2023
Mesajlar: 5,345
Konular: 3575
Cinsiyet: Kadın
Beğenilenleri: 464
Beğendikleri: 617
Rep Gücü: 57
Rep Puanı: 229
Rep Derecesi: anatoLya muhteşem bir aurası varanatoLya muhteşem bir aurası varanatoLya muhteşem bir aurası var
Yaz Aşk Hakkında 18 Psikolojik Bulgu

1. Tek eşli ilişkiler hayvanlar diyarında da var.
Her ne kadar kendimizi Dünya’daki tek ‘tek-eşli’ canlılardan zannetsek de, kurtlar, kuğular, siyah akbabalar ve hatta beyaz karıncalar arasında bir tek-eşli çiftler bulunmakta.

2. Bir kişiyi beğenip beğenmediğimize sadece 4 dakika içinde karar veriyoruz.
Eğer birisini etkilemek istiyorsanız, sadece 4 dakikanız var. Psikolojik araştırmalar gösteriyor ki, ne söylediğinizden ziyade, sesinizin tonu, duruşunuz ve vücut diliniz bıraktığınız ilk izlenimde önemli.

3. Birbirini seven iki kişi, birbirilerinin gözlerinin içine baktığında, kalp atışları senkronize oluyor.
Bir psikolojik araştırma gösteriyor ki, birbirlerine aşık olduğunu belirten çiftler, birbirlerinin gözlerine en az 3 dakika bakınca, kalp atışları senkronize oluyor.

4. Aşık olmanın, bünye üzerinde kokain kullanmaya benzer etkileri var.
Araştırmalar gösteriyor ki, birisi aşık olunca beyinde 12 bölgede aşırı mutluluk salgılayan kimyasallar harekete geçiyor. Bu da bir doz kokain almaya benziyor.

5. Sevdiğimiz biriyle kucaklaşmak vücudumuzda doğal ağrı kesiciler salgılamamıza neden oluyor.
Oksitosin, bir diğer adıyla ‘aşk hormonu’ biriyle kucaklaştığımızda veya birine sarıldığımızda yoğun bir biçimde salgılanıyor. Oksitosin, beyinde, ve de erkeklerin ve kadınların cinsel organlarında salgılanıyor. Birçok araştırmacı oksitosinin sevdiğimiz kişiye bağlanma sürecini pekiştirdiğini öne sürüyor. Araştırmalar, bir doz oksitosinin baş ağrısını önemli derecede azalttığını, hatta 4 saat içinde tamamiyle yok ettiğini gösteriyor. Hatta araştırmacılar, ağrılarımız için ilaçlara ve haplara koşmadan önce, sevdiğimiz birine sarılmamızı öneriyor.

6. Sevdiğimiz kişinin sadece fotoğrafına bakmak bile, ağrılarımızı yatıştırabiliyor.
Araştırmalar, sevdiği kişilerle birlikte yaşayan insanların hastalıklardan daha hızlı biçimde kurtulduğunu zaten gösteriyordu. Hastanelerde yapılan en son araştırmalar, sevdiği insanlar yanında olmasa bile onların fotoğraflarına bakan hastaların, ağrılı süreçler sırasında daha çabuk yatışabildiklerini gösteriyor.

7. Çekicilikte birbirine yakın çiftler, birlikte olmaya daha yatkın.
Psikoloji ve sosyal alanlardaki araştırmalar gösteriyor ki, insanların romantik ilişkilerinde seçtiği kişilerde genelde belli bir patern var. Araştırmacılar, bu paternin sadece görsel değil, aynı zamanda sosyal bir çekiciliğe bağlı olduğunu söylüyorlar. Yani kişiler genelde, sadece kendi tipleriyle değil, kendi sosyal becerileriyle uyumlu eşleri tercih ediyorlar.

8. Kişilikleri birbirine çok benzeyen çiftler çok uzun süre birlikte olamıyorlar.
Zıtlar birbirini çeker. Aşk üzerine yapılan psikolojik araştırmalar da gösteriyor ki, birbirine çok benzer karaktere sahip kişiler, çok uzun süre birlikte olamıyorlar. Kişiler arasında benzerlikler olmalı, ancak ilişkileri süresince yapıcı bir şekilde birbirlerinden birşeyler öğrenecek kadar farklı da olmalılar.

9. Kalp kırıklığı sadece bir deyim değil.
Araştırmalar gösteriyor ki, ayrılık, boşanma, ve sevilen birinin kaybedilmesi gibi yoğun ve travmatize edici olaylar, kişinin kalbinin çevresinde yoğun ağrılara yol açabiliyor. Bu yoğun ağrılar kalp kaslarının zayıflamasına da sebep olabiliyor. Bilimde buna ‘kalp kırıklığı sendromu’ deniyor. Hızlı kalp atışı ve nefes alamama gibi semptomlarla gözlemlenen bu durumdan, kadınlar daha çok etkileniyor. Sıklıkla kalp krizi ile karıştırılabiliyor.

10. Romantik aşk sonunda bitiyor… Ama kendini adamış aşk ile devam ediyor.
İlişkilerinin başında olan çiftleri bir sene sonra gördüğünüzde oldukça şaşırabilirsiniz. Başta birbiriyle kuğu gibi olan çiftleri yanınızda tartışırken, birbirine alttan alttan laf geçirirken görmek “Ne oldu bunların harika aşkına?” diye isyan ettirebilir. Araştırmalar gösteriyor ki, romantik aşkın belirtileri olan, terli el, kalp çarpıntısı, aşırı mutluluk hali, karnınızda uçuşan kelebekler ve diğer kişiye aşırı ihtiyaç duyma gibi belirtiler 1 sene sonra bitiyor. Geriye ne kalıyor peki? Eğer çiftler romantik aşkın geçişini yumuşak bir biçimde yapabilirlerse, ‘kendilerini adamış aşk’a geçiyorlar. Bu aşkı yaşayan çiftlerin vücutlarında nörotrofin adlı bir protein artıyor.

11. Aşık olan kişilerin salgıladığı kimyasal, obsesif-kompülsif bozukluğu olan kişilerin salgıladığı kimyasallara benziyor.
Araştırmalar gösteriyor ki, bir kişi aşık olduğunda ilk evrede vücudundaki serotonin seviyesi düşük , kortizol seviyesi ise yüksek oluyor. Dolayısıyla kişiler çok çabuk duygu durumu değişebilen ve çabuk sinirlenebilen bir halde oluyorlar. Bu, obsesif-kompülsif bozukluğu olan kişilerin durumuna çok benzer. Bu yüzdendir ki aşık olduğumuzda, aşık olduğumuz kişiye karşı aşırı takıntılı davranabiliyoruz.

12. Aşk ve cinsellik hakkında düşünmek, önce yaratıcılığı, sonra ise somut düşünceyi pozitif etkiliyor.
Aşk hakkında düşünmek, soyutluğa dayalı olduğu için (uzun dönemli birliktelik, adanmışlık, yakınlık, bağlılık gibi değerler) yaratıcılığı etkilerken, cinsellik somut detaylara dayandığı için somut düşünme kabiliyetini, detaylara dikkati pozitif etkiliyor.

13. Bağlılık + Şefkatlilik + Özel Samimiyet = Mükemmel Aşk
Aşkın üçgensel teorisi farklı aşk tipleri için, farklı formüller sunuyor. Örneğin, romantik aşk = tutku + özel samimiyet değişkenlerinden; destekçi aşk = şefkatlilik + bağlılık ve yüzeysel aşk = tutku + bağlılık değişkenlerinden oluşuyor. Eksiksiz aşk ise, bu faktörlerin hepsini içinde barındırıyor.

14. Uzun dönemli ilişkilerde, çekici bir yüz, çekici bir vücuda tercih ediliyor.
Kısa dönemli ilişkilerde insanlar çekici bir vücudu çekici bir yüze yeğleyebilirken, uzun dönemli ilişkilerde tersi olabiliyor.

15. Sevdiğiniz insanlara karşı duyduğunuz minnettarlık, hemen mutluluğunuzu artırıyor.

16. ‘Karındaki kelebekler’ deyimindeki hisler gerçek, ve adrenalinden kaynaklanıyor.
Birisine aşık olduğunuzda karnınızı ağrıtan ve içini karıştıran o kelebekleri bilirsiniz… Savaş ya da kaç tepkisini vermemize sebep olan adrenalin fazla salgılandığında, kalbimizde kelebekleri hissederiz. Çünkü birine aşık olduğumuzda ona yakın mı dursak, yoksa ondan kaçsak mı bilemeyiz…

17. İrileşmiş göz bebekleri birinden hoşlandığınızın belirtisidir ve sizi de daha çekici gösterir.

18. Aşk gerçekten en önemli şey.
Harvard’da gerçekleştirilen 75 senelik bir araştırmanın bulguları şunu gösteriyor: Katılanların hayattan tatmini ve mutluluğu aşk veya aşkı arama ile ilgili hikayeler üzerinden anlatılıyor.

Öyleyse, sahip olduğunuz ve aradığınız aşkı bırakmamanız dileğiyle…

Alıntı
  Alıntı ile Yanıt
Yeni Konu Oluştur Yanıtla

İçeriği Sosyalleştir

Etiketler
aşk, bulgu, hakkında, psikolojik


Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 1 (0 üye ve 1 konuk)
 
Seçenekler
Görüntüleme stilleri


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıtlar Son Mesaj
Psikolojik Sorunlar Yaratıcılığı Tetikliyor Mu? anatoLya Psikoloji 0 21 Eylül 2023 08:14
Ağrılarınızın Sebebi Psikolojik Olabilir mi? anatoLya Psikoloji 0 21 Eylül 2023 08:01
Psikolojik Terimler Sozlugu anatoLya Psikoloji 0 21 Eylül 2023 06:59
Psikolojik Rüya Tabirleri Nedir? anatoLya Rüya Yorumları 0 14 Eylül 2023 11:56
Aşk Hakkında 18 Psikolojik Bulgu anatoLya Aşk ve Sevgi 1 11 Eylül 2023 21:21


Forum saati; Türkiye'ye göre ayarlanmış olup, şu an saat: 08:28.




NetForum Hakkında

NetForum, 2023 yılında kurulmuş bir genel forum paylaşım sitesidir. Kullanıcılarının özgürce eğlenebilmelerine ve bilgi paylaşımında bulunabilmelerine olanak sağlamayı amaç edinen NetForum.Net günümüzde bitmeye yüz tutmuş genel forum siteleri konseptini canlı ve dinamik tutan yegane platformlardan birisidir.

Yasal Uyarı

NetForum, 5651 S.lı Kanun kapsamında yer sağlayıcı sayıldığından; içerikleri kontrol etme ya da araştırma yükümlülüğü yoktur. Hukuka aykırı olduğunu düşündüğünüz ya da bir hakkınızın ihlal edildiği kanaatinde olduğunuz içerikleri İLETİŞİM bağlantısından bildirebilirsiniz. Kısa sürede dönüş yapmaya çalışacağız.

Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

NetForum.Net; kullandığı vBulletin® yazılımını lisanslı ve yasal perspektifte temin etmiştir.